Taraklı – Mudurnu – Göynük – Beypazarı

Sizleri Belirtilen saatlerde sizleri aracımıza alarak yolculuğumuza başlıyoruz. Keyifle geçen bir yolculuğun ardından, Taraklıya varıyoruz. Taraklı 18. yy sivil mimarimizin müdahale edilmeden korunduğu nadir beldelerimizden birisidir. Bizlerde bu bakir kasabayı gezmeye başlıyoruz. İlk önce 1930-  1970  arası  okul olarak,  1970-  1988 yılları arası  belediye  binası olarak,  1988-  1996  yıllar  arası  hükümet  konağı  olarak  hizmet vermiş Taraklı kaymakamlığı tarafından sonradan Kültür Evi  olarak  kullanılan  tarihi binayı geziyoruz. Yöre kültürü hakkında ayrıntılı bilgi alıp şehir içinde dolaşmaya başlıyoruz, Kubbesi kurşun  kaplı  olduğundan halk arasında  “Kurşunlu   Camii” olarak anılan Yavuz Sultan Selim’ in Mısır Seferi sırasında Vezir-i Azamı Yunus Paşa tarafından  1517 yılında yaptırılan Yunus Paşa  Camii ve yörenin ev modeli Fenerlihan gezileri sonrasında Fatih Sultan Mehmet’in hocası olan ve mikrobu ilk bulan kişi olan Akşemsettin’in memleketi, Göynük’e ulaşıyoruz. Şehirde Akşemsettin Türbesi’ni, Romalılar döneminden beri kullanılan hamamını ve 1923–1924 yılları arasında İstiklal zaferimizin anısına yapılmış Zafer Kulesini aşağıdan fotoğraflama imkânını buluyoruz. Göynük çarşılarında vereceğimiz alış veriş molasında yörenin meşhur Atom Fasulyesi’nden almayı unutmayınız. Göynük gezilerimiz sonrasında, Osmanlı döneminden kalma eserleri kadar tavuk çiftlikleriyle de ünlü olan Mudurnu’ya varıyoruz. Burada ilk olarak Osmanlının ilk dönem eserlerinden olan Yıldırım Beyazıt Camii ve Hamamını geziyoruz. Bu gezilerin ardından bölgedeki Rumlardan etkilenerek yapılan Keyvanlar Konağı ve Armutçular Konağı’nı dışardan görüyoruz. Mudurnu’daki gezimizi bakırcılar ve eski çarşıları gezerek tamamlayacağız. Saat Kulesi’nin panoramik olarak görülmesinin ardından, Osmanlı mimarisini aynen koruyan ve gelenekleri ile görenekleriyle Osmanlıyı yaşamaya devam eden ilçemiz, Beypazarı'na ulaşıyoruz. Şehri yukarıdan izleyebileceğimiz en iyi nokta olan Hıdırlık Tepesi’ne çıkıyor ve şehrin panoramik fotoğrafını çekiyoruz. Ardından yaklaşık 3000 tarihi konağın bulunduğu eski Beypazarı’nda gezintiye çıkıyoruz. Örnek bir Beypazarı Evi olan yaşayan müzeyi geziyoruz. Burada bulunan Yaşayan Müze’de, dileyen konuklarımız Ebru Sanatı’nı öğrenip hoca eşliğinde kendi ebrusunu yapabilir, isteyenler kurşun döktürüp bu Türk geleneğini yaşayabilirler. Küçük misafirlerimizse Hacivat Karagöz oynatarak bu kültürümüzle eğlenceli vakit geçirebilirler. Adı gibi yaşayan, yaşatan müzede müthiş keyif alacaksınız. Gezerken her katında bölgenin yaşamını anlatan örnekler göreceksiniz. Yaşayan Müze gezimizin ardından, Kurşunlu Camii ve İncirli Cami’yi dışardan görüp, Alaattin Sokağı’na giriş yapıyoruz. Beypazarı’na ait yöresel tüm ürünleri bulabileceğiniz, onlarca tarihi konağı fotoğraflayabileceğiniz bu güzel sokakta sizleri biraz serbest bırakacağız. Suluhan Önü’nde kurulan tezgahlarda havuç lokumu, erişte, kuru baklava ve tarhana gibi tüm ürünleri bulabilirsiniz. Günün sonunda ise Gümüşçüler Çarşısı’na gidiyor ve yörenin gümüş telkâri takılarından alma şansı buluyoruz. Tüm gezilerimizin ardından dönüş yolculuğumuza başlıyoruz. Sizleri aldığımız noktalara bırakıyor ve bir başka organizasyonumuzda yeniden görüşmek üzere vedalaşıyoruz.